Prof. Dr. N. Reha Tandoğan - Op. Dr. Asım KayaalpKas iskelet sistemi yaralanmaları ve hastalıklarında yıllardan beri kullanılan PRP (Platelet Rich Plasma), diğer adıyla Trombositten Zengin Plazma (TZP) ürünü ile ilgili bilgiler arttıkça, nasıl hazırlanması gerektiği konusunda da yeni kılavuzlar da ortaya çıkmıştır. PRP’nin hazırlanması için birçok farklı hazırlama düzenekleri (PRP kiti) vardır. Bu kitler birbirlerinden kullanılabilen kanın hacmi, hücreleri konsantre edebilme oranları, canlı hücre yüzdeleri ve içerdikleri beyaz küre (lökosit) ve monosit sayıları açısından farklılıklar gösterirler. Son birkaç yıla kadar, bütün bu farklı özelliklerine rağmen bütün PRP kitlerinin etkilerinin benzer olduğu sanılmakta, hatta bazı hastalıkların tedavisinde etkili olmadıkları düşünülmekteydi. Son yıllarda içerdikleri hücre tipi, sayısı ve konsantrasyonuna göre PRP’nin etkinliğinin farklı olduğu gösterilmiş ve buna uygun tedavi şemaları belirlenmiştir. Size uygulanması önerilen PRP tedavisi öncesinde doktorunuza aşağıdaki soruları sormanız doğru kararı vermenize yardımcı olacaktır.
1. PRP tedavisine karar verirken doktorunuza kapalı sistem PRP kiti kullanılıp kullanılmayacağını ve kullanılacak kitin konsantrasyon oranlarının ne olduğunu sormalısınız.
Bütün PRP kitleri, hastadan steril şartlarda alınan kanın, yine steril (mikroptan arındırılmış) ortamlarda işlendikten sonra, hedeflenen dokuya enjektör ile uygulanması esasına dayanır. Bütün bu işlemlerin kapalı sistemler ile yapılması gerekir. Kapalı sistem, hastanın kanı bir kez alınıp PRP kitine yerleştirildikten sonra hastaya enjekte edilene kadar dış ortamla teması olmaması anlamına gelir. Açık sistemlerde hastanın kanı birkaç kez enjektör veya tüpler arasında aktarılır, bu durumda dış ortamdaki bakteriler ile temas riski olacağı için enfeksiyon riski artar.
Kullanılan sistemin trombositleri kandaki seviyesinin en az iki katına konsantre etmesi beklenir. Kaliteli PRP kitleri hücre sayısını 6 ila 8 katına kadar konsantre edebilir. Hücre sayısı arttıkça etkinlik de artar. Aşağıdaki tabloda, modern PRP kitlerinin karşılaştırıldığı bir çalışmadan yapılan alıntıda, aynı hastadan alınan kan ile farklı PRP kitleri ile elde edilen son ürün özellikleri görülmektedir (Kaynak: Everts PA, Mazzola T, Mautner K, Randelli PS, Podesta L. Modifying Orthobiological PRP Therapies Are Imperative for the Advancement of Treatment Outcomes in Musculoskeletal Pathologies. Biomedicines. 2022 Nov 15;10(11):2933. doi: 10.3390/biomedicines10112933.)
Angel | GPS III | Emcyte Pure PRP | PRF | Regenkit A | |
---|---|---|---|---|---|
Kan değerinin kaç katı konsantre edebiliyor ? | x4.8 | x4.2 | x6.6 | x1.9 | x0.7 |
Trombosit konsantrasyonu (milyon/ml) | 856 | 754 | 1175 | 338 | 125 |
Son ürün hacmi (ml) | 3 | 6 | 7 | 2 | 5 |
Toplam trombosit dozu (milyon) | 2568 | 4524 | 8225 | 677 | 623 |
2. PRP tedavisine karar verirken doktorunuza kullandığı PRP kiti ile elde edilebilen maksimum hücre sayısını ve hedeflenen tedavi için birden fazla enjeksiyon gerekli olup olmayacağını sormalısınız.
PRP kas iskelet sistemi yaralanmaları ve osteoartrit (kireçlenme) ve romatoid artrit (eklem romatizması) gibi hastalıkların tedavisinde kullanılıp bilgi birikimi ortaya çıkınca dokulara uygulanan hücre sayısının tedavi etkinliğinde çok önemli olduğu anlaşılmıştır. Meta-analiz adı verilen, farklı merkezlerden yayınlanmış çalışmaların ortak analizi olan yayınlarda her hastalık grubu için tedavi etkinliğini sağlayacak en düşük trombosit dozları saptanmıştır.Kas-tendon, menisküs, plantar fasya yaralanmaları/hastalıkları için önerilen en düşük hücre sayısı 3.5 milyar trombosit olarak belirlenmiştir. Bu dozun altında yapılan çalışmalarda PRP’nin tedavi edici etkisi görülmezken, bu dozun üzerinde tedavi etkinliğinin ortaya çıktığı saptanmıştır (Everts PA. Biomedicines. 2023 Jul 6;11(7):1922.)
Benzer şekilde diz osteoartriti (kireçlenme) için hedeflenen hücre sayısı 10 milyar trombosit olarak belirlenmiştir (Berrigan W. Curr Rev Musculoskelet Med. 2024;17(12):570-588). Bir seferlik uygulama ile bu doza ulaşamayan kitlerde birden fazla uygulama yapılması gerekli olabilecektir.
3. PRP tedavisine karar verirken doktorunuza sizden ne kadar kan alınacağını ve son üründe kaç cc PRP elde edileceğini sormalısınız
Normal bir insanda kandaki trombosit sayısı 150-300 bin/mikrolitredir. Bu bir mililitre kanda 150-300 milyon hücreye eşdeğerdir. En iyi sistemler bile trombositlerin % 90’ını ayrıştırabilir, kalitesiz sistemlerde bu oran %40’lara kadar düşebilir. Etkili dozda hücre sayısına ulaşabilmek için başlangıçta alınan kan hacmi ne kadar yüksekse, son üründe elde edilen trombosit sayısı o kadar fazla olacaktır. Bu nedenle diz osteoartriti için bir uygulama yapılacaksa, hedeflenen hücre sayısına tek seferde ulaşabilmek için en az 60 cc kan alınması gerekli olacaktır. Uygulama alanı veya eklem büyüklüğüne göre 3-7 cc son ürün elde edilebilir. 10-15 cc kan işleyebilen kitler ile tedavi yapılacaksa birden fazla uygulama yapılması gerekli olabilir.4. PRP tedavisine karar verirken doktorunuza uygulanacak PRP içinde beyaz küre olup olmayacağını sormalısınız
Beyaz küreler (Lökosit), vücutta mikroplara karşı savaşan ve yaralanma sonrası inflamasyon (yangı) cevabın oluşmasında önemli rol oynayan hücrelerdir. Kanda normalde bulunan beyaz küreler, PRP sisteminin özelliğine göre konsantre edilebilir (Lökositten Zengin PRP; Leukocyte Rich PRP; L-R PRP) veya son üründen uzaklaştırılabilir (Lökositten Fakir PRP; Leukocyte Poor PRP; L-P PRP). Her iki tip PRP’nin uygulama alanları farklıdır. Diz osteoartriti (kireçlenme) gibi hastalıklarda lökositten fakir PRP tercih edilir (Xiong Y. Front. Med. 2023; 10:1204144). Buna karşın inflamatuar (yangı) cevabın oluşmasının istendiği kronik iyileşmeyen yaralar, tenisçi dirseği, kemik iyileşmesi gibi durumlarda lökositten zengin PRP tercih edilir (Le ADK. Curr Rev Musculoskelet Med. 2018 ;11(4):624-634). Bazı modern sistemler, PRP’nin içindeki beyaz küre sayısını azaltıp artırmaya izin veren ayarlara sahiptir, hekiminiz hangi hastalık için kullanacağına göre beyaz küre sayısını artırıp azaltabilir, bu sistemleri tercih edebilirsiniz.
5. PRP tedavisine başlamadan önce kan sulandırıcı ilaçlarınızı ne yapmanız gerektiğini sormalısınız
PRP tedavisi gerektirecek birçok hasta, ek hastalıkları nedeniyle aynı zamanda (Aspirin, Coraspin, Ecopirin, Plavix, Eliquis vs. gibi) kan sulandırıcı ilaçlar da kullanabilir. Bu ilaçların hepsi az ya da çok PRP’nin etkinliğini azaltacaktır. Koroner stent veya inme tedavisi gibi hayati öneme sahip durumlarda, PRP tedavisi öncesi ve sonrası kan sulandırıcı ilaçların kesilmesi doğru değildir ve etkinliğinin daha az olacağı gözönüne alınarak PRP tedavisi yapılabilir. Bu hastalarda kanama riskinin daha yüksek olacağı unutulmamalı ve kanamayı azaltacak önlemler alınmalıdır. Kan sulandırıcı ilaçları kesilemeyen hastalarda omurilik çevresi PRP uygulamaları önerilmez, buna karşın eklem, kas, tendon menisküs içi uygulamalar nispeten güvenlidir. Yaşa bağlı/önlem olarak Aspirin kullanan hastalarda kesilmesinde tıbbi sakınca yoksa, Aspirin işlemden 10 gün önce kesilmeli ve 10 gün sonra başlanmalıdır.6. PRP tedavisine başlamadan önce doktorunuza görüntüleme ihtiyacı olup olmayacağını sormalısınız
PRP tedavisinin etkili olabilmesi için hedef dokuda istenen yere tam ve doğru şekilde ulaştırılması gerekir. Diz eklemi için genellikle ek görüntüleme ihtiyacı yoktur. Eklem içinde aşırı şişmeye yol açan eklem sıvısı varsa boşaltılır, sonra steriliteye dikkat edilerek PRP eklem içine uygulanabilir. Ulaşılması zor eklemler (Ör. Kalça, el başparmak, Omurga faset eklemi) veya hasarlı bölgenin tam olarak belirlenmesinin dışarıdan görerek zor olduğu durumlarda (ör. menisküs içi, omuz, diz, aşil tendonu hasarlı bölgeleri) ultrason veya floroskopi (röntgen) gibi görüntüleme araçları kullanılabilir.
7. İşlem hakkında bilmeniz gereken noktalar nelerdir?
PRP hazırlığı steril şartlarda damardan 20-60 ml kan alınması ile başlar. Alınan kanın pıhtılaşmasını engelleyen bir kimyasal eklendikten sonra kan kapalı sistem PRP kiti içine aktarılır ve sistem için özel olarak ayarlanmış santrifüj içine yerleştirilir. Yaklaşık 10-20 dakika arasında bir süreyle santrifüj içinde döndürülen kitin içinde hücreler katmanlar halinde ayrıştırılır. Bazı sistemler iki kere santrifüj ederek hücre sayısını daha da artırır. Santrifüj işlemi ile ayrıştırılan PRP enjektöre çekilerek uygulamaya hazır hale gelir. Oda sıcaklığında 4 saate kadar etkinliğinin devam ettiğini gösteren çalışmalar varsa da, hazırlandıktan sonra 20 dk içinde PRP’nin uygulanması önerilir (Wilson BH. Am J Orthop (Belle Mead NJ). 2018;47(4)). Bu hem biyolojik etkinliğin en üst düzeyde olmasını sağlar hem de mikrop bulaşma riskini en aza indirir.PRP uygulaması mutlaka steril şartlarda yapılmalıdır, iyot veya klorheksidin gibi kimyasallar ile cilt hazırlığı sonrası steril eldiven ve uygun durumlarda steril örtü kullanılarak enjeksiyon bölgesi hazırlanır. Ultrason veya floroskopi (seyyar röntgen cihazı) kullanılıyor ise mutlaka üzerlerine steril naylon kılıf giydirilmelidir. PRP beraberinde kortizon ve lokal anestezik uygulaması uygun değildir, PRP’nin etkinliği azalacaktır. Cildi uyuşturmak için ayrı bir enjektörle lokal anestezik yapılabilir, soğutucu spreyler kullanılabilir. Aynı işlem sırasında eklem hyalüronik asit enjeksiyonu yapılmasında sakınca yoktur.
İşlem sonrasında bir miktar ağrı ve hafif şişlik olması beklenen bir durumdur. Soğuk jöleler veya buz uygulaması ağrıyı azaltacaktır. Yetmediği durumlarda Parasetamol (Parol) günde 3-4 kez alınabilir. Non-steroid anti-inflamatuvar ilaçlardan (Voltaren, Arveles, Majezik, Naprosyn vb) 2-3 hafta süreyle kaçınılması önerilir. Üç hafta süreyle ağır iş/antrenman ve ağırlık çalışmaları yapılamamalıdır, yaralanma tipine göre bu süre daha uzun olabilir.